Gençlerbirliği'nde klasik Anadolu takımları futbolcularının 1-2 gömlek üzerinde oynuyordu. Depar atarken birden durup rakibinin ters tarafından geçişi, topla hızlıyken sağ ayağıyla düzeltebilmesi onu farklı kılıyordu. Savruktu ama kaliteliydi. "Potansiyeli yüksek" biriydi.
Bazı futbolcuları özellikle hatırlatan maçlar vardır. O maçı koparan, o futbolcu için özel olan maçlar. Uğur Boral'ın bu sene Fenerbahçe'deki 4. senesi. Geçen 3 yılda Uğur Boral'ın güzel oynadığı maçları hatırlamaya çalışıyorum ve aklıma Sevilla maçları ve CSKA Moskova maçı geliyor. Daniel Alves'i çaresiz bırakan bindirmeleri ve Moskova kalesine bıraktığı 2 gol Fenerbahçe taraftarının Uğur Boral'a ısınmasını sağlamıştı. Ancak bir türlü gerçek beklenen patlamayı yapamadı. Hala kendisine "Potansiyeli yüksek bir oyuncu, şans verilirse kendini ispat eder." gözüyle bakıyoruz. Bundan 5-6 yıl sonra yeşil sahalarda ismi anılmayacak. Ve belki de büyük bir yıldız parlamadan sönecek.
0 yorum:
Yorum Gönder