Futbol ; Faİr Play, Cesaret, Mücadele ve Zafer...

16 Şubat 2011 Çarşamba

TOP 8 Kahvehane Karakteri


Futbolu seven herkes gibi benim de yolum defalarca kahvehanelere düştü. Cafelerde, publarda, mekanlarda dostlarla maç izlemek çok keyiflidir fakat ben futbolseverim diyen herkesin en az bi' 10 maç kahvede izlemesi lazım. Çok başka yerlerdir oralar. Maç başladıktan 10 dakika sonra gelen mekan sahibine ücret uzatma, tuvalet sırası bekleme en önemli hadiselerdir. Kaçan gollerden sonra öndeki boş sandalyeyi yere vurma, küfür etme, derbilerde yan yana oturulan rakip taraftarla olan münasebet vs. bunun gibi şeyler heyecan yükselten şeylerdir. Ben özellikle küçük yaşlarda defalarca kahve ortamında bulunduğum için birçok gözlemim mevcut. Bakalım kahvede ne tür insanlar var....

8) Daha Ne Yapsın'cılar: Genelllikle bu insanlar sinirleri alınmış, pamuk helva kıvamına gelmiş, hiçbir şeye kızmayan, futbolculara en çok değer veren kitledir. Kaçan gollerin ardından hemen herkesin yaptığı gibi futbolcunun ebesinden girip kaynanasından çıkmaz; "Yahu adam daha ne yapsın?", "Olmayınca olmuyor", "Futbol bu ya abartmaya gerek yok" triplerine girer, maçın stresini asla yaşamaz. Hakemlerle ilgili değişik fanteziler kuran küfürcü abilere karşılık olarak "Ya kolaysa sen yap bakalım, hakemlerin de işi zor" tepkisini verirler.

7) Haftaya göster kendini'ciler: Bu abiler taraftarlığın genelde derbi yönüyle ilgilenen, rakiplerle uğraşmayı seven, derbileri en çok önemseyen kişilerdir. Bir futbolcu golü attıktan hemen sonra ilk tepkileri genelde "Koçum benim, haftaya Cimbom'a da göm bakalım" şeklinde olur. Henüz ligin 2. haftasındayken 11. haftadaki derbiyi kastederek "Fener'e de bekliyoruz golünü" şeklinde dilekte bulunanları da bu yaşıma geldim anlayamadım efendim.

6) İyilik melekleri: Ah ah, işte benim en çok acıdığım karakterdir bu. Takım ne kadar kötü oynarsa oynasın, hoca ne kadar yanlış yaparsa yapsın, bu kişiler olaya hep pozitif yönünden bakarlar. Takımı 1-0 önde olsa da rezil futbol oynamasına, topların direkte patlamasına, sayısız pozisyon vermesine rağmen "Olsun abi n'olcak ki, 3 puanı aldık ya gerisini s....ir et.." tepkisini verirler. Bütün kahve ahalisi takımın oynadığı kötü futbolla ilgili serzenişlerini söylese de bu arkadai kabul etmez, takım iyi top oynuyordur.

5) Taktisyenler: Benim de içinde bulunduğum gruptur. Öndeki kel saçlı amca "Ulan şu takıma bak be, orta oluyo kanat yok, kanat oluyo orta yok", "Ulan Aykut şuna bak takımı ne hale getirdin, defansa bak b.k gibi" şeklinde tepki verirler fakat bu taktisyen elit grup işin 4-3-3'ünde, defans bloğunun aksamakta olduğunda, sağ tarafta iyi üçgenler kurduğundadır. Hele de tek başınaysa, yanındaki abi kendisine "Şu takıma bak, müthişiz müthiş" dediğinde ona karşılık olarak "Evet defans hattı ileride kuruldu ve takım geniş alanda oynuyor, top kaybedildiğinde anında pres yapılıyor, yalnız sol tarafta aksaklık var" der ve karşılığında anlamsız bakışlar görür.

4) Bu ne lan'cılar: Efendim bunlar hiçbir şeyi beğenmezler. Takım 5-0 öne de geçse, rakibin çok kötü olduğundan ya da atılan gollerin şansla atıldığından, böyle giderse takımın çok yakında tepe taklak gideceğinden, iyi gözükmesine rağmen aslında çok kötü olduğundan bahsederler.

3) Git bi çekirdek kap gel'ciler: Genelde maçın ilk yarısının ardından 15 dakikalık dışarı çıkma arasında devreye girerler. Yaşı 17'den fazla olmamak üzere olan kendisinden küçüklere parayı uzatıp "Bi milyonluk çekirdek alsana. Kapalı olsun ama" derler. Bakkala ya da markete söylenene söylene giden ikinci karakterimizin durumu acınasıdır. Ulan ne güzel arkadaşıyla sohbet ediyordur.

2) Aminciler: En nefret ettiğim, en çok sövdüğüm karakterlerdir. Kusura bakmayın ama şerefsizdirler. Fener Konya'yla maç yapar, Beşiktaş, Galatasaray ya da Trabzonsporlu olduğu her halinden belli olan angut vatandaş Konya'nın yaptığı her güzel hareketi, attığı her olumlu pası alkışlar. Hele de Fener gol yemişse zevkten dört köşe olur, koca kahvede bir tek Konya'yı kendisi alkışlar. Diğer izleyiciler tarafından kendisine edilen küfürlerin haddi hesabı yoktur. Kahvehanelerden temizlenmesi en büyük temennimizdir.

1) Küfürcüler: Bir kahve efsanesidir bunlar... Heyecanı tavan yapmış, nabzı yukarıya tırmanış, maçı pür dikkat izleyen, fanatik mi fanatik, ağzı bozuk mu bozuk, biraz da rahatsız edici insanlardır. Sağ açığın yaptığı orta yerini bulmaz, bu abiler anında küfürü basar: "Ulan senelerdir orta açmayı öğrenemedin o... ç...." Hakem tuttuğu takımın aleyhine bir karar verir, off offf: "Ulan a... k.... evladı, senin ben ta a... s..., satılmış o.. ç..." Bazen abarttıkları durumlarda kendisini uyaran bireylere de pardon bakışı attıktan hemen sonraki pozisyonda özlerine dönerler.

Başka gözlemi olanlar varsa yorumlara alalım.

2 yorum:

  1. bir de o kadar fanatik taraftarın arasına gelip rakip taraftarı destekleyen ve gol attıklarında sevinemeyip sadece pis pis gülen tipler vardır.

    YanıtlaSil
  2. Tebrikler güzel bir analiz olmuş.........tonischumacher.blogspot.com

    YanıtlaSil

Ne Aramıştınız

''Hayata dair ne öğrendiysem futboldan öğrendim. Çünkü top hiçbir zaman beklediğim köşeden gelmedi.''
Albert Camus.

Popüler Yazılar

Zİyaretçİler

Futbol Blog. Blogger tarafından desteklenmektedir.