Merhabalar sayın futbolseverler! Umarım günler istediğiniz
gibi geçiyordur. Bu yazımda size Sivasspor ve ulaştıkları başarı hakkında
bahsetmeye çalışacağım. Bu takımın başarısı cidden takdire şayan bir başarı…
Öncelikle bu başarıda en büyük pay sahibi Roberto Carlos’u
bu başarısından dolayı tebrik etmek gerekir. Takımın başına geldiğinden beri
hiçbir zaman pozitif fuboldan vazgeçmedi. Daima takımını mümkün olduğunca ofans
oynatmaya çalıştı. Türkiye’de birçok teknik direktör eğer Anadolu kulübü
çalıştırıyorsa öncelikli amacı gol yememek oluyor. Roberto Carlos ise öncelikli
amacını gol atmak belirledi ve bunda başarılı da oldu. Ki an itibariyle bu
hafta Antalyaspor’u yenerlerse ve Trabzonspor puan kaybederse 4. Sıraya
yükselmiş olacaklar. Bu Trabzonspor hariç her Anadolu kulübü için bir başarı
demektir. Bu yüzden sayın Carlos övgüyü hak etmekte. Ki Sivasspor seyircisi,
taraftarı, halkı, herkes Roberto Carlos’a sempati beslemekte. Başarılı olsa
bile bunu kazanamayan insanlar var futbolda. Önemli bir nüanstır sempati
kazanmak. Bülent Uygun döneminden beri kimsenin ulaşamadığı başarıları camiaya
tekrar getiriyor gibi gözüküyor Roberto Carlos. Sezon sonunda 4. olamasa bile
ben Roberto Carlos’un takımın başından gönderileceğine inanmıyorum. Çünkü
dediğim gibi ortada bir pozitif futbol realitesi var, bütün Sivas taraftarı ve
hemşerisinin duyduğu bir sempati var, ve Sivas şehrine getirilen Avrupa’ya
gidebilme heyecanı var. Bunlar bir Anadolu takımı için önemli şeyler. Ve
Roberto Carlos bu saydıklarımı Sivas şehrine yaşatır durumda an itibariyle. Ve
Trabzonspor’un istikrarsız durumunu göz önüne alırsak Sivas hiç de 4.lük için
geride kalacak gibi durmuyor açıkçası.
Bu başarı, tamamen çalışmanın ve üstün gayretin bir sonucu
olarak gözümüze çarpıyor. Çünkü kadroya bakıldığında karşımıza çok pahalı
futbolcular çıkmıyor. Demek ki takım olabilmek yıldızlara sahip olabilmekten
daha önemli. Bunun en önemli örneği şu an düşme potasında bulunan Kayseri
Erciyesspor. Türkiye ve dünyadan birçok tanınmış futbolcuyu kadrosunda bulunduran
Kayseri ekibi için herhangi bir başarıdan bahsedebilmek şu an pek mümkün
gözükmüyor. Ki sezon başında takımın başına getirilen Hikmet Karaman’la beraber
hiç de azımsanmayacak şekilde iddialı görünüyorlardı. Geldiğimiz nokta
itibariyle istedikleri yer arasında dağlar kadar fark olduğuna inanıyorum. Ve
böyle bir takım kurduktan sonra kimse size kümede kal bu bizim için yeterli
demez. Konuyu daha fazla saptırmamak gerekirse Roberto Carlos eline verilen
mütevazi kadroyla şu an gelebileceği yerin daha da yukarısında diyebiliriz
kısaca. Sayın hoca takımını iyi tanımış durumda, ve futbolunu ona göre
oynatıyor. Her ne kadar deplasmanda silik bir görüntü verse de sonuç itibariyle
Galatasaray Galatasaray’dır ve bu takım o Galatasaray’ı ligdeki son maçta yenmiştir.
Biraz geriye gidersek Sivasspor’un kendi sahasında Şu an şampiyonluğu büyük
ihtimalle garantilemiş Fenerbahçe’yi de yendiğini hatırlarız. Ki bahsettiğimiz
iki takım sene başında şampiyonluğun en büyük adaylarıydı. Bunları başarmak her
takımın yapabileceği şeylerden bir tanesi değil. Sivasspor he ne kadar
istikrarsız gibi gözükse de geldiği nokta ile bu eksiğinin üstünü örtmüş
durumda. Ki bu başarı Roberto Carlos’u Türkiye’nin şu anki en iyi teknik
direktörlerinin arasına sokmakta. Ve kişisel olarak ben Carlos’un Mancini’den
daha başarılı olduğunu düşünüyorum lig bazında. Elde bulunan kadrolarla gelinen
noktalara bakıldığında Trabzonspor ve Galatasaray takımları Sivasspor’un elde
ettiği başarının altında kalmış gibi duruyor açıkçası. Seneye Sivasspor Avrupa’da
oynarsa büyük ihtimalle Roberto Carlos önümüzdeki günlerde daha tanınmış bir
kulüple de anlaşabilir açıkçası.
Sonuç olarak, Carlos, Sivasspor’a tarihinin en iyi lig
derecelerinden birini kazandıracak gibi duruyor. Umarım yanılmayız.
0 yorum:
Yorum Gönder